Şehirler yalnızlaştırıyor mu insanı? Birbirine bir kol mesafesinde yaşarken, bir o kadar uzak olmak şehir yaşamının kaçınılmazı mıdır? Çocuklar, apartmanlarda, birbirini görmeden, bilmeden, tanımadan, yalnız yaşamaya mahkûm mudur? Değilse, bu çarkı kırmanın yolu nedir?
Şafak Okdemir, şehirlerde, apartman odalarında, kendi tekillikleri içinde yaşayan çocukları dert ediniyor “Şehir Çocukları ya da Çocukların Şehri” kitabında. Yalnızlığı, birbiri ile ilişki kurmama, ayrışmış ve kopuk bireyler olma hali olarak ele alıyor. Fiziksel olarak yakın, ancak birbirini hiç tanımayacak kadar uzak olmayı yabancılaşma, sevgisizlik ve mutsuzlukla ilişkilendiriyor.
İlk bakışta şehir yaşamını toptan reddeden bir eleştiri ile karşı karşıya kalınacağı hissi yaratsa da, kitap, şehir yaşamının kendisinin yalnızlığa yol açtığı iddiasında değil. Ancak, böylesi bir yalnızlığın varlığını da, yaygınlığını da yadsımıyor, bu yönünü eleştiriyor. Dolayısı ile bu durumdan çıkış yolunu arıyor. Çocukların birbirlerine, çevrelerine ve doğaya yabancılaşmasından kurtulmasının yolunun, birbirlerini görmelerinden, tanımalarından, birlikte keşifler yapmalarından ve doğayı deneyimlemelerinden geçtiğini anlatıyor. Doğayı hep beraber deneyimlemek ve ondan öğrenmek, yol arkadaşlığının önemli bir parçası kitapta.
Kuşkusuz, bunun için önce apartman odalarından çıkmak gerekiyor. Çıkmak, ama nereye? Elbette, tanışılabilecek, oyun oynanabilecek, oynarken öğrenilebilecek, keşfedilebilecek her yere. Yani sokaklara, parklara ve doğaya; yani kamusala. Bu açıdan, çocuklar için kamusal alan üretimi üzerine, çocukların şehrinin nasıl olması gerektiği üzerine de düşündürmüş oluyor.
Bu arayışta, bulduğu çözümleri didaktik bir anlatımla sıralamak yerine, şiirsel bir dille, temenniler biçiminde sunuyor. 2017 yılında, Yapı Kredi Yayınları tarafından, 28 sayfa olarak, ciltli, 3+ yaş grubuna yönelik basılan kitabın, resimlemesi de yine yazarı tarafından yapılmış. Şehrin ve doğanın tezadı; yalnız, yabancılaşmış çocukların mutsuzluğu ile bir arada olmanın mutluluğu; yolculuğa başlamanın heyecanı ile eve dönüşün verdiği huzur renkli çizimlerle oldukça güzel yansıtılmış.
Yazar, ‘olsa’larla sunduğu, düşlediği yaşam biçiminde, çocukların yalnız olmayacağını söylüyor ve ekliyor “Bundan böyle, yalnız olabilir mi, birbirini seven şehir çocukları?”
Funda Mengilli
Ocak, 2019. Ankara.